NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُعَاذٍ
حَدَّثَنَا
أَبِي
حَدَّثَنَا
كَهْمَسٌ عَنْ
سَيَّارِ
بْنِ
مَنْظُورٍ
رَجُلٌ مِنْ بَنِي
فَزَارَةَ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ امْرَأَةٍ
يُقَالُ
لَهَا
بُهَيْسَةُ
عَنْ أَبِيهَا
قَالَتْ
اسْتَأْذَنَ
أَبِي
النَّبِيَّ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَدَخَلَ
بَيْنَهُ
وَبَيْنَ
قَمِيصِهِ
فَجَعَلَ
يُقَبِّلُ
وَيَلْتَزِمُ
ثُمَّ قَالَ
يَا نَبِيَّ
اللَّهِ مَا
الشَّيْءُ
الَّذِي لَا
يَحِلُّ
مَنْعُهُ
قَالَ
الْمَاءُ
قَالَ يَا
نَبِيَّ
اللَّهِ مَا
الشَّيْءُ
الَّذِي لَا
يَحِلُّ
مَنْعُهُ
قَالَ
الْمِلْحُ
قَالَ يَا
نَبِيَّ اللَّهِ
مَا الشَّيْءُ
الَّذِي لَا
يَحِلُّ
مَنْعُهُ
قَالَ أَنْ
تَفْعَلَ
الْخَيْرَ
خَيْرٌ لَكَ
Buhayse adındaki bir
kadın, babasından bahisle şöyle demiştir:
Babam, Rasûlullah
(s.a.v.)'dan izin isteyip onun gömleği ile bedeni arasına girdi. Onu öpmeye ve
-sarılmaya başladı. Sonra;
Ey Allah'ın nebisi!
Verilmemesi (esirgenmesi) helâl olmayan şey nedir? dedi.
Rasûlullah (s.a.v.):
"Su", buyurdu. Babam (tekrar):
Ey Allah'ın nebisi!
Verilmemesi helâl olmayan şey nedir? dedi. Rasûlullah (s.a.v.):
Tuz," buyurdu.
" (Babam) yine:
Ey Allah'ın nebisi!
Menedilmesi helâl olmayan şey nedir? diye sordu.
Rasûlullah (s.a.v.):
“Hayır işlemen senin
için hayırlıdır" buyurdu.
İzah:
Dârimî, buyu'; Ahmed b.
Hanbel, III, 480, 481.
Buhayse : Sahâbîlerden
olduğu söylenmektedir. Hadisi, bizzat şahid olarak değil, babasından duyarak
nakletmiştir.
İbnü'1-Esîr, Üsdü'l-Gâbe
adındaki eserinde, Buhayse'nin babasının adının Umeyr olduğunu söylerler.
Buhayse (r.anha)'mn
babası, Hz. Nebi (s.a.v.)'e olan sevgi ve aşkından dolayı, izin alarak Hz.
Nebi'in gömleğinin altına girmiş, onu öpmüş ve sarılmıştır. Sonra da Efendimizden,
"istenildiği zaman reddedilmesi, verilmemesi caiz olmayan şeyin" ne
olduğunu sormuş; RasûluIIah da "su" karşılığını vermiştir. Anılan
zat, Efendimize tekrar aynı soruyu yöneltmiş, bu sefer de "tuz"
karşılığını almıştır. Hattâbî; istenildiğinde verilmemesi caiz olmayan tuzun,
dağdaki veya arazideki madeninden çıkartılmamış olan tuz olduğunu söyler.
Kişinin evindeki tuz ise kendisine aittir. Dolayısıyla bunu, isteyene
vermeyebilir, satabilir, istediği gibi tasarrufta bulunabilir.
Buhayse'nin babası aynı
sorusunu üçüncü kez tekrarlayınca, Efendimiz bu sorulara bir son vermek için;
"Bir hayır işlemen senin için hayırdır" karşılığını vermiştir. Yani
sen Allah için ne yaparsan, ne verirsen bunların hepsi senin hayrınadır,
karşılığını vermiştir.